2 Temmuz 2013 Salı

Sivas'ı Unutma!

Büşra KILIÇ

“Gün gelir sanma hesap sorulmaz,
Dayanır kapına, Pir Sultan ölmez!”*
Tarih 2 Temmuz 1993. Yer: Sivas. Türkiye, utanç günlerinden birini yaşıyor. Kutuplaşma, galeyana gelme, fişleme; geçmişten gelen ve gelecekte de devam edecek olan dış mihrak oyunları… Kendinden olmayanı düşman belleyenlerin yaptığı katliam, fani bedenlerini aldığı insanları hafızalardan silemedi. Vicdan azabına,adalet terazisine asla erişemeyecek olanlar; hatırladıkça, düşündükçe içi yanan insanları anlayamazlar. Belki o günlerin tanığı olmayan ve bugünlerde yine kutuplaşma ile yüz yüze kalan doksan nesli de anlayamaz. Duymak, bilmek bile kötüyken şahit olmak nasıl bir acıdır tahmin edemiyorum. Bugün bizlere “28 Şubat’ta neredeydin, 2 Temmuz’da neredeydin?” diyenlere cevabımız: “ÇOCUKTUK! MASUMDUK! DÜNYADAN HABERİMİZ YOKTU!” Ama madem akıl kemale erdi, geçmişteki yaraları tek tek hafızamıza işlemeliyiz. Unutursak tekrar yaşarız. Unutursak zalim oluruz.

Anadolu’da yetişen; Anadolu’yu, halkımızı, kültürümüzü anlatan, Alevi Bektaşi geleneğinde Yedi Ulu Ozan’dan olan Pir Sultan Abdal’ı anmak üzere Sivas’ta şenlik düzenlenmiş. Aydınlar ve sanatçılar bu şenlikleri izlemek üzere 1 Temmuz 1993’te Sivas’a gitmişler. Paneller düzenleyen, semah gösterileri yapan sanatçılar, kültür merkezi içinde kendilerine muhalefet olan bir grup tarafından saldırıya uğramışlar. Polis müdahalesi ile yatıştırılan kavgadan sonra kendilerini “dindar” olarak adlandıran muhalif grup Hükümet Meydanı’na gitmişler. Hükümet Konağı’nı taşlayan ve sloganlar atarak yürüyen grup, aydınların kaldığı Madımak Oteli’nin önüne ulaşmışlar. Otelin etrafını sarıp taşlamışlar, etrafındaki araçları ve sonra oteli ateşe vermişler. 33 aydın ve sanatçının, 2 otel görevlisinin hayatını kaybettiği sekiz saat süren yangında bekleyenlere bir yardım eli uzatılmamış! Otelde can pazarındaki insanlar, otelin çalışan telefonlarından valiye, Ankara’ya, hatta başbakana ulaşıp yardım çağrısında bulunmuşlar. Kurtarılma vaatleri almışlar ancak devletin güvenlik kuvvetleri olaya hakim ol-a-mamış! İtfaiyeler otele yaklaşamamış. Ve hatta yangın merdiveninden kaçmaya çalışan Aziz Nesin, itfaiye görevlisi tarafından darp edilmiş ve karşıt görüşlü kalabalığa doğru itilmiş.
-miş, -muş ile hikaye gibi yazdığım ve içinde yüzlerce hikaye, onlarca umutları bitmiş aileler barındıran bu acı katliam; aslında Sivas’ta olmasa başka bir yerde olacak fikirsel tutulmanın sonucudur. İnsanları yakarken tekbir getirmenin ne Müslümanlıkla ne de başka bir dinle ilgisi yoktur. Kalbi sağır, kör, dilsiz olan; dünyaya hoşgörü ile bakamayanların yaptığı insanlık ayıbıdır.

Olayın üzerinden 20 yıl geçti ve hala “net” bilgilere sahip değiliz. Göz göre göre kaçan sanıklarının zaman aşımından yararlandığı bu adaletsiz olayda, ailelerin acıları hala dinmedi. Madımak oteli hala müze olmadı. Hala yapılmayan onca şeye rağmen Sivas’ı unutmayalım, bu davanın peşinde olalım. Dün Sivas’ta yananlar ile bugün biber gazından gözü yananlar aynı kişiler, yananlar halk!


*Türküler Yanmaz, Edip Akbayram

UNUTMADIK!
Ahmet Özyurt
Asım Bezirci
Asaf Koçak
Asuman Sivri
Behçet Aysan
Belkıs Çakır
Carina Johanna
Gülsüm Karababa
Gülender Akça
Hasret Gültekin
Edibe Sulari
Erdal Ayrancı
Handan Metin
Huriye Özkan
İnci Türk
Nesimi Çimen
Mehmet Atay
Metin Altıok
Muhlis Akarsu
Muhibe Akarsu
Muammer Çiçek
Murat Gündüz
Koray Kaya
Menekşe Kaya
Nurcan Şahin
Özlem Şahin
Sehergül Ateş
Sait Metin
Serpil Canik
Serkan Doğan
Uğur Kaynar
Yasemin Sivri
Yeşim Özkan

1 yorum: